Bin bir çeşit rızklı topraklarında
Bozkırlarda
Kartal misali dağlarda,
Yunus gibi deryalarında
Özgürdüler.
Özgürlük
Zamana hükmetmekti,
Özgürlük
Tok olmak
Eli kalem tutmak,
Rahmandan nurlanmaktı.
Unuttular…
Doru atlar dört nala
Geçip giderken,
Rüya mıydı?
Gerçek miydi?
Anlamadılar.
Ak duvaklı gelinler yasta,
Güveyleri sırlarında hançer
Toylarında kanlar içinde
Kaldılar…
Yalın kılıç yiğitlere,
Geçilmez kalelere,
Yıkılmaz devlete güvendiler.
Devletli idiler.
Hürmetli idiler.
Kaf dağının ardından
Kutlu şehirden gelip
Roma'nın kalbine girdiler.
Ve
Masalımsı asırların
Körlük çizgisinde
En mahrem mabetlerini
Sadakatsiz,
Köle ruhlu
Taçlanmışlarla
Kirlettiler.
El açtılar,
Etek öptüler…
Vatanlarında
İstenmez,
Vatanlarında
Vatansız kaldılar.
Uyanmadılar.
Uyuya uyuya yok oldular..
Ömer YILDIZ
05/05/2011 KADIKÖY
Okunma Sayısı:2664
Eklenme Tarihi:19-04-2018 06:54
HENÜZ YAPILMIŞ YORUM YOK